Boeing Türkiye Genel Müdürü Ayşem Sargın, "Boeing'in yeni nesil uçaklarının hepsinde Türkiye'den bir parça var." dedi.Türk Hava Yolları, Boeing ve İstanbul Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu etkinliğine Boeing Türkiye Genel Müdürü Ayşem Sargın, Türk Hava Yolları Genel Müdür Yardımcısı Levent Konukcu, ABD'nin İstanbul Başkonsolosu Julie Eadeh ve İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Lütfiye Durak Ata katıldı.Etkinlikte konuşan Sargın, Boeing olarak 75 yılı aşkın süredir Türkiye'de olduklarını ve bu süre zarfında Türk havacılığının kaydettiği yükselen başarı ve hızlı büyümenin gurur kaynağı olduğunu söyledi.Sargın, "Biz bu büyüme sürecinde sanayiden servise teknolojiden eğitime kadar birçok alanda Türk havacılık sektörüyle el ele çalıştık ve çok önemli başarılara imza attık. Türkiye'den ödüllü tedarikçilerimiz oldu. AR-GE'de patent aşamasına getirdiğimiz ortak projelerimiz oldu, birlikte teknolojiler geliştirdik ve bugün Boeing'in yeni nesil uçaklarının hepsinde Türkiye'den bir parça var." diye konuştu.Bu iş birliklerinden çıkan tablonun da yansıttığı gibi Türkiye'nin Boeing için güçlü bir pazar olmanın ötesinde çok önemli bir kaynak ülke olduğunu belirten Sargın, bu kapsamda bir kaç yıl önce Türkiye ile stratejik iş birliği çerçevesi tanımladıklarını ve Boeing Türkiye milli havacılık planını açıkladıklarını belirtti.Sargın, "Bu programla Boeing'in Türkiye'nin havacılıkta küresel bir oyuncu olarak yükselişini destekleyecek ve Türkiye'nin de Boeing'in küresel rekabetçiliğine katkıda bulunacağı ortak kesişme alanlarını tespit ettik. Bu alanlar sanayi, teknoloji , servis bakım ve nitelikli insan gücü alanları oldu. Hepsinde Türkiye'de önemli yatırımlara imza attık önemli işbirlikleri yaptık." şeklinde konuştu.


"İTÜ 2023 yılında 250. Yaşına giriyor"
İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Lütfiye Durak Ata da havacılık sektörünün büyük paydaşlarıyla yapılan bu birliktelik sayesinde Türkiye'nin sürdürülebilir havacılık alanında yapacağı atılımlara önemli katkılar sağlayacağına inandıklarını söyledi.Ata, şunları kaydetti:"Bu platform ülkemizde havacılık paydaşlarını bir araya getirerek bu alanda sürdürülebilirliği önceleyen çalışmalar yapmayı hedefliyor. Bu önemli yapılanmada İTÜ’nin Havacılık ve Uzay teknolojileri uygulama ve araştırma merkezimiz proje yöneticiliği görevini üstlenmiştir. Projenin eğitim içeriği ve teknik kaynaklarının üretilmesinde katkı sağlayacaktır.İTÜ 2023 yılında 250. Yaşına giriyor. Aslına sürdürülebilirliğin örneği de yüksek öğretimde gayet güzel bir örneğini teşkil ediyor. Bunun ötesinde üniversite olarak 2023 yılını sürdürülebilir yılı olarak ilan ettik. Bu yeni yaşında üniversitemizde tamamen sürdürülebilirliğe odaklandık. Geçen yıl kurulan sürdürülebilirlik ofisi ile bu kapsamdaki çalışmalarımız en etkin şekilde yürütüyoruz. Bu hedef doğrultusunda BM’nin tanımladığı 17 sürdürülebilirlik kalkınma amacını kapsayacak şekilde çevresel ekonomik ve sosyal sürdürülebilirlik temalarını odağa alan çok sayıda çalışma grubu oluşturduk."Ata sözlerini şöyle sürdürdü:" İstanbul Teknik Üniversitesi’nin yürütücülüğünü üstlendiği Türkiye Sürdürülebilir Havacılık Platformu, birçok alanda ülkemize ve insanlığa önemli katkılara sunacaktır. Öncelikle sürdürülebilir havacılığın önemini vurgulayarak sosyal farkındalığı artırmayı hedefliyoruz. Bunun sayesinde öğrenciler akademisyenler, profesyoneller ve diğer paydaşlar arasında sürdürülebilir havacılığın gereklilikleri ve etkileri konusunda bir anlayış yerleştirecektir.Gençlere ve profesyonellere yönelik eğitim programları düzenleyerek havacılık sektöründe sürdürülebilirlik konusunda yüksek bir bilinç oluşturulacaktır. Vereceğimiz nitelikli eğitim sayesinde katılımcılar havacılıkta sürdürülebilir uygulamaları öğrenirken, çevresel ve sosyal etkinlerini anlamak fırsatı yakalayacaklar. Güncel sorunlar ve bunlara yönelik somut çözümler ortaya konacaktır. Bu platformun en önemli işlevlerinden biri de iş birliğini teşvik etmektir. Küresel sorunlara tekil çözümler bulunamaz, bunlar için işbirliği içerisinde yeni çözümler bulmak gerekiyor."