Heyecanlandıran iddia… Güneş sistemi dışından dünyayı ziyarete gelmiş olabilirler!

İlk olarak 19 Ekim 2017 yılında Robert Weryk tarafından keşfedilen Oumuamua ismi verilen gök cismi, güneş sistemi dışından gelen esrarengiz bir cisim olarak görülüyor. Oumuamua, gezegenlerin yörüngelerine ters yönde yaklaşık 60 derecelik ekliptik bir eğimle hareket etmesi bilim adamlarının oldukça ilgisini çekmişti.

BU BİR ASTEROİD Mİ, KUYRUKLU YILDIZ MI YOKSA BİR UZAY GEMİSİ Mİ?

Gökbilimciler, 2017 yılında Güneş Sistemi’ne giren 400 metre uzunluğundaki gizemli bir cisim olan ‘Oumuamua’ karşısında yıllardır şaşkınlık içindeydi. Daha önce Güneş’in ötesinden gelen böyle bir cisim bizi ziyaret etmemişti ve bu yabancı o kadar hızlı hareket ediyordu ki Güneş’e bağlı olması mümkün değildi. Oumuamua’nın bir asteroit gibi görünmesi ancak bir kuyruklu yıldız gibi davranması, bilim adamları tarafından oldukça tuhaf karşılanıyordu.

Şimdi ise bir grup araştırmacı ‘Oumuamua’nın alışılmadık bir yapısı olsa da kesinlikle bir kuyruklu yıldız olduğunu” söylüyor. Geçtiğimiz hafta Nature dergisinde yayınlanan çalışmaya öncülük eden Berkeley’deki California Üniversitesi’nden kimyager Jennifer Bergner, “Garip davranışların çoğunu açıklayabiliriz” diyor.

İLK OLARAK NEREDE GÖRÜLDÜ VE ADINI NEYDEN ALDI?

Oumuamua ilk kez 19 Ekim 2017’de tespit edildi. Hawaii’deki bir teleskop Güneş’in yanından geçerken onu görüntüledi ve saniyede 87 kilometrelik bir hıza ulaşarak Güneş Sistemi’nden kaynaklanamayacak kadar hızlı olduğunu gösterdi. Gökbilimciler bu cisme Hawaii dilinde “uzaklardan ilk gelen haberci” anlamına gelen 1I/2017 U1 (Oumuamua) adını verdiler.

GÜNEŞ SİSTEMİNDEN ÇIKARKEN HIZLANDI

NASA’nın Hubble ve Spitzer teleskopları ‘Oumuamua’nın 100 metre ile 400 metre arasında tuhaf bir şekilde uzamış, puro benzeri bir şekle sahip olduğunu buldu. Ayrıca Güneş Sistemi’nden ayrılırken biraz hızlandı. 2018’de Oumuamua’nın hızlanmasıyla ilgili ilk çalışmayı yürüten Micheli, kuyruklu yıldızların yaydıkları maddeden geri teptiklerinde bunun olabileceğini açıklıyor.

Durum tam normal gibi görünse de aslında kuyruklu yıldızların davranışlarıyla çelişiyordu. Oumuamua’da böyle bir fırlatma esnasında böyle bir maddeyi çıkardığı görülmedi. Nesnenin etrafında toz ve gazdan oluşan görünür bir koma ya da bir kuyruklu yıldızdan beklenebilecek herhangi bir kuyruk da yoktu.

LUŞMAYAN GAZ BULUTU HAKKINDA AÇIKLAMALAR YAPILDI

Bergner ve Cornell Üniversitesi’nde gökbilimci olan meslektaşı Darryl Seligman, şimdi ne olduğunu açıklayabilecekleri bir takım tez üzerinde duruyorlar. Modellemeleri, Oumuamua’nın fırlatılmadan önce yakındaki bir yıldızın etrafında su zengini sıradan bir kuyruklu yıldız olarak hayata başlamış olabileceğini gösteriyor.

Galaksiyi saran süpernovalar ve diğer enerjik olaylar tarafından yayılan yüksek enerjili kozmik ışınların, kuyruklu yıldızın su buzunun %30’una kadarını hidrojene dönüştürmüş olabileceğini ve yıldızlararası uzayda yolculuk ederken Oumuamua’nın buzunda hapsolmuş olabileceğini buldular.

“NU NESNENİN KİMLİĞİNİ ASLA TAM OLARAK BİLMEYECEĞİZ” 

Yıldızlararası yolculuk yapan gök cisminin tam olarak nereden geldiği bilinmiyor. Bazı bilim insanları Oumuamua’nın özel olarak tasarlanmış bir uzay aracı olduğunu düşünse de bazıları da buzuna hapsolmuş bir kuyruklu yıldız olabileceğini düşünüyor.

Artık hiçbir teleskop Oumuamua’yı inceleyecek ve bu konu hakkında daha fazla bilgiye sahip olamayacak. Cisim şu anda Neptün’ün yörüngesini geçerek Güneş Sistemi’nin dışına doğru yol alıyor. Bergner, “Bu nesnenin kimliğini asla tam olarak bilemeyeceğiz” diyor.