Filistin ile savaşında insani değerleri göz ardı eden İsrail, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde de insanlık dışı olaylara imza atmış. İsrail’in arama kurtarma çalışmalarına yardım amaçlı gönderdiği ekibin, Türk ekibin ekipmanlarını çaldığı ortaya çıktı.Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Türkiye’ye arama kurtarma çalışmalarına yardım etme amacıyla gelen İsrailli ekip, Kahramanmaraş’ta görevli Doğal Afet ve Sağlık Arama Kurtarma (DASKUT) ekibinin enkazdan can kurtarmak için kullandığı hilti ve jeneratörünü çaldı. filistin ile girdiği savaştan bu yana insani değerleri hiçe sayan İsrail’in Türk halkına yaptıklarını bilmesini istediğini dile getiren DASKUT Genel Başkanı Tuncay Meriçli, Kahramanmaraş’ta yaşadığı olayı anlatarak, “Bunların niyeti insan kurtarmak değil, kendi çıkarları doğrultusunda faaliyet yürütmekmiş” dedi. deprem bölgesinden arama kurtarma ekipmanları çalmış" width="751" height="423" />
Depremin ardından AFAD tarafından görevlendirildiği bölgede yaşadıklarını anlatan Meriçli, “6 Şubat’ta meydana gelen depremden hemen sonra Bursa AFAD İl Müdürlüğü bize görev bölgesi olarak Kahramanmaraş’ı gösterdi. 90 kişilik ekibimiz ile beraber Kahramanmaraş’ta bize gösterilen görev bölgesinde yerimizi aldık. Görev bölgemiz Trabzon Caddesi ile Zübeyde Hanım Caddesi’nin kesiştiği nokta. Oradaki binalarda biz arama kurtarma faaliyetlerine başladık. Depremden 3 gün sonra bir vatandaş geldi ve yakınlarından ses aldığını söyledi. Öncülerimiz risk analizi yapmak için gittiler, içeride 4 kişilik yabancı bir ekibin olduğunu gördüler. Ekibi dışarı çağırdık ama aldırış etmeden çalışmalarına devam ettiler. Ellerinde mağara röntgen cihazı denilen bir aletle içeride röntgen çekiyorlardı. Biz irtibat kurmaya çalıştık, İbranice konuştuklarını fark ettik. Aralarından İngilizce bilen biri olduğunu fark ettik, rehberleri olduğunu söyledi. İsrail ekibi olduklarını ve yardıma geldiklerini söylediler. Fakat yanlarında kazma kürek dahil hiçbir şey yoktu. Biz de ‘bu bölge bizim sorumluluğumuz altında, izinsiz çalışma yapamazsınız. Çalışmak istiyorsanız bizimle birlikte hareket etmeniz lazım’ dedik, kabul etmediler. Bizim de tabi can kurtarmamız lazım, yan taraftaki göçükte ses aldı ekibimiz, oraya yöneldik. Kurtarma çalışmalarını yaparken bir ara İsrail ekibi bizden hilti ve jeneratörü istediler. Kabul etmedik, ‘Bize katılırsanız tabii ki yardımcı oluruz bu konuda’ dedik, dolayısıyla çalışmalarımıza devam ettik. Gece saat 01.00-02.00 sıralarında enkazdan çıkınca bir baktık ki hilti ve jeneratörü bu ekip çalmışlar. Enkazdan yakınlarını bekleyenler ise çalan kişileri tarif ettiğinde İsrailli ekibin olduğunu anladık” şeklinde konuştu.Ekipmanlar bağışlarla alınmışİsrailli ekip tarafından çalınan ekipmanların derneğe bağışlarla alındığını belirten Tuncay Meriçli, “Çok üzüldük, böyle zor bir durumda yardıma geliyoruz diye ülkemize gelen ve kesinlikle uyum sağlamayan ve her şeyi reddeden, ellerinde röntgen cihazıyla bir şeyler aradığına kesin gözüyle baktığımız bu ekip bize emanet olan ekipmanları çaldı. Bizim derneğimizin alet edevatlarının hepsi bağışlarla elde ediliyor. İnsanlar bize bu ekipmanları bağışlıyorlar ki hayat kurtaralım. Bir çiviye dahi ihtiyaç olduğumuz bir dönemde bu aletleri çalmaları bizim çok gücümüze gitti. O zamanlar çok büyütmek istemedik ama şimdi bu bebekleri öldürmeleri, hastaneleri bombalamaları, sivilleri öldürmeleri daha da bizi perçinledi ve tüm halkımız İsrail’in ne olduğunu görsün istedik. Bunlar bizim zor günümüzde bizim ihtiyacımız olan malzemeleri çalabilecek seviyedeler” dedi.Diğer arama kurtarma ekipleri de benzer olaylar yaşamışBölgedeki diğer arama kurtarma ekiplerinin de deprem bölgesinde benzer olaylar yaşadığını aktaran Meriçli, “Arama kurtarma faaliyetlerinden sonra bölgede farklı arama kurtarma dernekleri ile de irtibatlarımız oldu. Onlarla da bu olayı paylaştığımızda da buna benzer olaylar yaşadıklarını söylediler. Örnek verecek olursak bir İsrail ekibinin tarihi eser çaldığını, ülkesine götürdüğü iddiasını duyduk. Bizim yaşadığımız olayla bu duyduğumuz olayları bağdaştırdığımızda anlıyoruz ki bunların niyeti insan kurtarmak değil, kendi çıkarları doğrultusunda faaliyet yürütmekmiş” şeklinde konuştu.Kaynak: İHA
Depremin ardından AFAD tarafından görevlendirildiği bölgede yaşadıklarını anlatan Meriçli, “6 Şubat’ta meydana gelen depremden hemen sonra Bursa AFAD İl Müdürlüğü bize görev bölgesi olarak Kahramanmaraş’ı gösterdi. 90 kişilik ekibimiz ile beraber Kahramanmaraş’ta bize gösterilen görev bölgesinde yerimizi aldık. Görev bölgemiz Trabzon Caddesi ile Zübeyde Hanım Caddesi’nin kesiştiği nokta. Oradaki binalarda biz arama kurtarma faaliyetlerine başladık. Depremden 3 gün sonra bir vatandaş geldi ve yakınlarından ses aldığını söyledi. Öncülerimiz risk analizi yapmak için gittiler, içeride 4 kişilik yabancı bir ekibin olduğunu gördüler. Ekibi dışarı çağırdık ama aldırış etmeden çalışmalarına devam ettiler. Ellerinde mağara röntgen cihazı denilen bir aletle içeride röntgen çekiyorlardı. Biz irtibat kurmaya çalıştık, İbranice konuştuklarını fark ettik. Aralarından İngilizce bilen biri olduğunu fark ettik, rehberleri olduğunu söyledi. İsrail ekibi olduklarını ve yardıma geldiklerini söylediler. Fakat yanlarında kazma kürek dahil hiçbir şey yoktu. Biz de ‘bu bölge bizim sorumluluğumuz altında, izinsiz çalışma yapamazsınız. Çalışmak istiyorsanız bizimle birlikte hareket etmeniz lazım’ dedik, kabul etmediler. Bizim de tabi can kurtarmamız lazım, yan taraftaki göçükte ses aldı ekibimiz, oraya yöneldik. Kurtarma çalışmalarını yaparken bir ara İsrail ekibi bizden hilti ve jeneratörü istediler. Kabul etmedik, ‘Bize katılırsanız tabii ki yardımcı oluruz bu konuda’ dedik, dolayısıyla çalışmalarımıza devam ettik. Gece saat 01.00-02.00 sıralarında enkazdan çıkınca bir baktık ki hilti ve jeneratörü bu ekip çalmışlar. Enkazdan yakınlarını bekleyenler ise çalan kişileri tarif ettiğinde İsrailli ekibin olduğunu anladık” şeklinde konuştu.Ekipmanlar bağışlarla alınmışİsrailli ekip tarafından çalınan ekipmanların derneğe bağışlarla alındığını belirten Tuncay Meriçli, “Çok üzüldük, böyle zor bir durumda yardıma geliyoruz diye ülkemize gelen ve kesinlikle uyum sağlamayan ve her şeyi reddeden, ellerinde röntgen cihazıyla bir şeyler aradığına kesin gözüyle baktığımız bu ekip bize emanet olan ekipmanları çaldı. Bizim derneğimizin alet edevatlarının hepsi bağışlarla elde ediliyor. İnsanlar bize bu ekipmanları bağışlıyorlar ki hayat kurtaralım. Bir çiviye dahi ihtiyaç olduğumuz bir dönemde bu aletleri çalmaları bizim çok gücümüze gitti. O zamanlar çok büyütmek istemedik ama şimdi bu bebekleri öldürmeleri, hastaneleri bombalamaları, sivilleri öldürmeleri daha da bizi perçinledi ve tüm halkımız İsrail’in ne olduğunu görsün istedik. Bunlar bizim zor günümüzde bizim ihtiyacımız olan malzemeleri çalabilecek seviyedeler” dedi.Diğer arama kurtarma ekipleri de benzer olaylar yaşamışBölgedeki diğer arama kurtarma ekiplerinin de deprem bölgesinde benzer olaylar yaşadığını aktaran Meriçli, “Arama kurtarma faaliyetlerinden sonra bölgede farklı arama kurtarma dernekleri ile de irtibatlarımız oldu. Onlarla da bu olayı paylaştığımızda da buna benzer olaylar yaşadıklarını söylediler. Örnek verecek olursak bir İsrail ekibinin tarihi eser çaldığını, ülkesine götürdüğü iddiasını duyduk. Bizim yaşadığımız olayla bu duyduğumuz olayları bağdaştırdığımızda anlıyoruz ki bunların niyeti insan kurtarmak değil, kendi çıkarları doğrultusunda faaliyet yürütmekmiş” şeklinde konuştu.Kaynak: İHA