Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey basın mensupları ile kahvaltıda buluştu. 5 yıldır saha çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Bozbey “Bursa’da uzun süredir kent yöneticisi olmadığının karşılığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Büyükşehir Belediye başkan adayı Mustafa Bozbey kahvaltılı basın toplantısında medya mensupları ile bir araya geldi. Bozbey, Nilüfer ilçesindeki Karya Davet’te gerçekleşen etkinlikte 31 mart yerel seçimleri için projelerini tanıttı. Toplantıya CHP Bursa Milletvekilleri Hasan Öztürk ve Orhan Sarıbal, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş da katıldı.2019 yerel seçimlerinden bu yana sürekli sahada olduğunu söyleyen Mustafa Bozbey kent içinde ana sorunun trafik kentsel dönüşüm ve ekonomi olduğunu belirterek “Gittiğimiz her ilçede her yerde gerçekten öncelikli olarak merkezde sorunlar başka, diğer ilçelere kentin dışına çıktığımızda daha farklı sorunlarla karşılaşıyoruz. Kentin içinde ana sorun trafik, kentsel dönüşüm ve tabi ki ekonomi. Kentin biraz dışarısına çıktığımızda orada ekonomi biraz daha öne çıkıyor. Her ilçenin sorunu bir başka, talepleri bir başka ve acil çözülmesi gereken sorunları da bir başka. Onun için bizler sahada bunların tamamını not ediyoruz” dedi.
Bursa şehir merkezinin haricinde Yenişehir’in, İznik’in, Orhangazi’nin başka, Gemlik’in daha farklı sorunları olduğunu söyleyen Bozbey” Mustafakemalpaşa’nın farklı, dağ ilçelerinin ki daha farklı. Böyle bir kentteyiz. Üstelik de gelişmişlik sıralamasına baktığımızda buna göre de ihtiyaçların ve taleplerin olduğunu görüyoruz”dedi.Türkiye’de ilçelerin gelişmişlik düzeyi sıralamasında Büyükorhan’ın 973 ilçe içerisinde 815.sırada olduğunu hatırlatan Bozbey “Bu ilçemizde insanlarımız yaşıyor. 2 bin civarında da nüfus artışı var. Ama o ilçenin de talepleri farklı. Bizler hem projelerimizi hem de önceliklerimizi belirlerken işte bu 17 ilçemizde bu farklı talepleri, istenilen projeleri uygulamak için 1 Nisan’ı bekliyoruz” dedi.“Bursa’da zaman trafikte geçiyor”Kentin başlıca sorununun trafik olduğunu söyleyen Bozbey” Trafiğin ne denli önemli olduğu biliyorsunuz. Zamanınınız önemli kısmını trafikte harcadığınızı biliyoruz. Trafikte hep zaman problemini anlatıyoruz. Trafiğin en kötü tarafı; çevresel anlamdadır. Yani havamızı kirletiyoruz. Çevremizi kirletiyoruz. Bursa’nın havasının da kötü ve kirli olduğunu biliyoruz. Bir istasyonu kontrol ettiğimizde 165 pm üzerinde kirlilik olduğunu görüyoruz. Trafik sadece zamanımızı almıyor, bizim soluduğumuz havayı da kirletiyor. Çocuklarımızın soluduğu havayı da kirletiyor.“Deprem, olunca aklımıza geliyor”Konuşmasında Bursa’nın depremselliğine dikkat çeken Bozbey “Çevremizde deprem olduğunda aklımıza geliyor. Bu kent 1999’da da depremi yaşadı. 1999’dan 2024’e 25 yıl geçti. Yapılanları incelediğimizde Nilüfer Belediyesi’nde yapılanlar hiç bir ilçede maalesef yapılmadı. Bunun da sorgulanması lazım. Biz 1999 depreminden sonra İnşaat Mühendisleri Odası ile protokol yaptık. 1999 öncesi bütün yapıların testlerini yaptırdık. Bunları da ilgililer ile paylaştık. Ataevler bölgesi son derece önemliydi. O bölgede özellikle depremsellik açısından sıkıntılar vardı”dedi. Kentsel dönüşüm projelerini hazırladıklarını toplanma alanlarını ve deprem sonrası acil durum mekanizmasını hayata geçirmek için afet gönüllüleri yeiştirdiklerini söyleyen Mustafa Bozbey “Muhtarlıklara afet konteyneri koyan, jenaratör, delici kesici aletleri koyan tek belediye oldu. 6 şubat depremini yaşadık. 11 şehri etkiledi. O şehirlerimizde afet konteynerleri olsaydı, gönüllüler olsaydı profesyonel ekipler gelinceye kadar binlerce canımız kurtarılabilirdi” dedi.‘’Bursa’nın yeni fayının tespitini sağladık”İlçe belediyesinin sorumluluğunda olmamasına rağmen fay hatlarıyla ilgili çalışma yaptıklarını da hatırlatan Mustafa Bozbey” 1855 Bursa’nın yıkıcı olan depremin fayının tespitine başladık. Büyükşehir dahil 6 belediye başkanına mektup yazdık. Osmangazi, Yıldırım,, Kestel, Gürsu, Yenişehir, İnegöl ve Büyükşehir’e uzansın dedik. Hiç bir belediye başkanından geri dönüş yapılmadı. O proje Nilüfer’de kaldı. 2000 senesinin sonuna doğru Bebka ile hocalarla proje yürütüldü. Bursa’nın yeni fayının tespitini sağladık. 1855 depremindeki fay hattının tespitini yaparken, 95 kilometrelik yeni fayla karşı karşıya kaldık. İyi ki başlamışız. 7.3 büyüklüğünde deprem üreten bir fay. Üstelik de 1400 yılından beri de hareketlenmemiş bir fay. Bu fay nereden geçiyor. Stadyum ile yeni yapılan hastanenin arasından geçiyor. 6 Şubat’ı yaşadık, halen daha biz bu şehirde aktif fayların nerelerden geçtiğine dair araştırmayı yaptırmadık. Mikro bölgeleme projesini yaptırmadı” dedi.‘’Ekonomide bir dramla karşılaşmaktayız”Bursa’nın temel problemlerinden birinin de ekonomi olduğunu söyleyen Bozbey “Gittiğimiz esnaf, kahvehanede, pazarda, çarşıda öyle şeylerle karşılaşıyoruz ki, vicdanımız el vermiyor. Gizli gizli benim kolumu tutup kulağıma söylenenleri halen daha kulağıma geliyor, içim ürperiyor. Bursa’da dağ ilçeleri de dahil olmak üzere var olan tarım topraklarının yüzde 30-35’i başka ellere geçmiş. Baba ihtiyaçtan dolayı araziyi satmış, bir süredir de o araziyi ekip biçiyorlar. Fakat baba rahmetli olunca bir bakıyorlar ki, tarlayı 7 sene önce satmış, tarla başkasının. Aile bile bilmiyor. Böyle dramlarla karşı karşıyayız. Ekonomi git gide özellikle alt gelir gruplarını vuruyor. Yaşam sorunlarını ortaya çıkarıyor”dedi.
Kentin sorunlarından bir diğerinin madde bağımlılığı olduğuna dikkat çeken Bozbey vahim bir tablo ile karşı karşıya olduklarını söyledi.“Yaşanabilir kent özlemi var”Bursa’da uzun süredir kent yöneticisi olmadığını söyleyen Mustafa Bozbey “Yaşanabilir kent, yeşil Bursa özlemi çok fazla. 2050 vizyon dediğimiz çevre düzeni planını yapmak, altında da kentsel dönüşüm alanlarını 23 noktada belirlediğimiz yerleri planlayıp, mikro bölgeleme çalışmalarını da tamamladıktan sonra tüm fay hatlarının nereden geçtiğini belirledikten sonra yapmak, tüm kentin dinamiklerini oraya alarak, çocuklardan iş dünyasına kadar her kesimin teslim edildiği planlama süreciyle Bursa kent anayasasını yaparak işe başlayacağız”dedi.
Bursa şehir merkezinin haricinde Yenişehir’in, İznik’in, Orhangazi’nin başka, Gemlik’in daha farklı sorunları olduğunu söyleyen Bozbey” Mustafakemalpaşa’nın farklı, dağ ilçelerinin ki daha farklı. Böyle bir kentteyiz. Üstelik de gelişmişlik sıralamasına baktığımızda buna göre de ihtiyaçların ve taleplerin olduğunu görüyoruz”dedi.Türkiye’de ilçelerin gelişmişlik düzeyi sıralamasında Büyükorhan’ın 973 ilçe içerisinde 815.sırada olduğunu hatırlatan Bozbey “Bu ilçemizde insanlarımız yaşıyor. 2 bin civarında da nüfus artışı var. Ama o ilçenin de talepleri farklı. Bizler hem projelerimizi hem de önceliklerimizi belirlerken işte bu 17 ilçemizde bu farklı talepleri, istenilen projeleri uygulamak için 1 Nisan’ı bekliyoruz” dedi.“Bursa’da zaman trafikte geçiyor”Kentin başlıca sorununun trafik olduğunu söyleyen Bozbey” Trafiğin ne denli önemli olduğu biliyorsunuz. Zamanınınız önemli kısmını trafikte harcadığınızı biliyoruz. Trafikte hep zaman problemini anlatıyoruz. Trafiğin en kötü tarafı; çevresel anlamdadır. Yani havamızı kirletiyoruz. Çevremizi kirletiyoruz. Bursa’nın havasının da kötü ve kirli olduğunu biliyoruz. Bir istasyonu kontrol ettiğimizde 165 pm üzerinde kirlilik olduğunu görüyoruz. Trafik sadece zamanımızı almıyor, bizim soluduğumuz havayı da kirletiyor. Çocuklarımızın soluduğu havayı da kirletiyor.“Deprem, olunca aklımıza geliyor”Konuşmasında Bursa’nın depremselliğine dikkat çeken Bozbey “Çevremizde deprem olduğunda aklımıza geliyor. Bu kent 1999’da da depremi yaşadı. 1999’dan 2024’e 25 yıl geçti. Yapılanları incelediğimizde Nilüfer Belediyesi’nde yapılanlar hiç bir ilçede maalesef yapılmadı. Bunun da sorgulanması lazım. Biz 1999 depreminden sonra İnşaat Mühendisleri Odası ile protokol yaptık. 1999 öncesi bütün yapıların testlerini yaptırdık. Bunları da ilgililer ile paylaştık. Ataevler bölgesi son derece önemliydi. O bölgede özellikle depremsellik açısından sıkıntılar vardı”dedi. Kentsel dönüşüm projelerini hazırladıklarını toplanma alanlarını ve deprem sonrası acil durum mekanizmasını hayata geçirmek için afet gönüllüleri yeiştirdiklerini söyleyen Mustafa Bozbey “Muhtarlıklara afet konteyneri koyan, jenaratör, delici kesici aletleri koyan tek belediye oldu. 6 şubat depremini yaşadık. 11 şehri etkiledi. O şehirlerimizde afet konteynerleri olsaydı, gönüllüler olsaydı profesyonel ekipler gelinceye kadar binlerce canımız kurtarılabilirdi” dedi.‘’Bursa’nın yeni fayının tespitini sağladık”İlçe belediyesinin sorumluluğunda olmamasına rağmen fay hatlarıyla ilgili çalışma yaptıklarını da hatırlatan Mustafa Bozbey” 1855 Bursa’nın yıkıcı olan depremin fayının tespitine başladık. Büyükşehir dahil 6 belediye başkanına mektup yazdık. Osmangazi, Yıldırım,, Kestel, Gürsu, Yenişehir, İnegöl ve Büyükşehir’e uzansın dedik. Hiç bir belediye başkanından geri dönüş yapılmadı. O proje Nilüfer’de kaldı. 2000 senesinin sonuna doğru Bebka ile hocalarla proje yürütüldü. Bursa’nın yeni fayının tespitini sağladık. 1855 depremindeki fay hattının tespitini yaparken, 95 kilometrelik yeni fayla karşı karşıya kaldık. İyi ki başlamışız. 7.3 büyüklüğünde deprem üreten bir fay. Üstelik de 1400 yılından beri de hareketlenmemiş bir fay. Bu fay nereden geçiyor. Stadyum ile yeni yapılan hastanenin arasından geçiyor. 6 Şubat’ı yaşadık, halen daha biz bu şehirde aktif fayların nerelerden geçtiğine dair araştırmayı yaptırmadık. Mikro bölgeleme projesini yaptırmadı” dedi.‘’Ekonomide bir dramla karşılaşmaktayız”Bursa’nın temel problemlerinden birinin de ekonomi olduğunu söyleyen Bozbey “Gittiğimiz esnaf, kahvehanede, pazarda, çarşıda öyle şeylerle karşılaşıyoruz ki, vicdanımız el vermiyor. Gizli gizli benim kolumu tutup kulağıma söylenenleri halen daha kulağıma geliyor, içim ürperiyor. Bursa’da dağ ilçeleri de dahil olmak üzere var olan tarım topraklarının yüzde 30-35’i başka ellere geçmiş. Baba ihtiyaçtan dolayı araziyi satmış, bir süredir de o araziyi ekip biçiyorlar. Fakat baba rahmetli olunca bir bakıyorlar ki, tarlayı 7 sene önce satmış, tarla başkasının. Aile bile bilmiyor. Böyle dramlarla karşı karşıyayız. Ekonomi git gide özellikle alt gelir gruplarını vuruyor. Yaşam sorunlarını ortaya çıkarıyor”dedi.
Kentin sorunlarından bir diğerinin madde bağımlılığı olduğuna dikkat çeken Bozbey vahim bir tablo ile karşı karşıya olduklarını söyledi.“Yaşanabilir kent özlemi var”Bursa’da uzun süredir kent yöneticisi olmadığını söyleyen Mustafa Bozbey “Yaşanabilir kent, yeşil Bursa özlemi çok fazla. 2050 vizyon dediğimiz çevre düzeni planını yapmak, altında da kentsel dönüşüm alanlarını 23 noktada belirlediğimiz yerleri planlayıp, mikro bölgeleme çalışmalarını da tamamladıktan sonra tüm fay hatlarının nereden geçtiğini belirledikten sonra yapmak, tüm kentin dinamiklerini oraya alarak, çocuklardan iş dünyasına kadar her kesimin teslim edildiği planlama süreciyle Bursa kent anayasasını yaparak işe başlayacağız”dedi.