Hukukçular ‘Suçluyu kayırma” suçunun “Suçun üstsoy, altsoy, eş ve kardeş tarafından işlenmesi hâlinde, cezaya hükmolunmaz” maddesini eleştirdi, Eylem Tok’un ‘olası kast’ ile yargılanması gerektiğini söyledi.
İstanbul’da lüks ciple, arızalanan ATV motorunu emniyet şeridinde kontrol eden gruba çarpan ve bir kişinin ölümüne neden olan 17 yaşındaki sürücü T.C.’nin annesi Eylem Tok tarafından yurt dışına kaçırılmasının ardından “cezasızlık” tartışması başladı. “Suçluyu kayırma” suçundaki “Suçun üstsoy, altsoy, eş, kardeş veya diğer suç ortağı tarafından işlenmesi hâlinde, cezaya hükmolunmaz” maddesini tartışmaya açan olayda hukukçular, “Hem çocuk hem de annesi için olası kast ile insan öldürme hükümlerinin uygulanması gerekir” dedi.‘ANNEYE CEZA VERİLMEZ’Miliyet'ten Çiğdem Yılmaz'ın haberine göre; Ceza hukukçusu Prof. Dr. Adem Sözüer: “Olayda annenin iki fiili gündeme gelir. Birincisi, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme. Altı aydan beş yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer suç ise ‘Suçluyu kayırma’ suçudur. Bu suçun üstsoy, altsoy, eş veya kardeş tarafından işlenmesi halinde, cezaya hükmolunmaz. Anneye bu nedenle ceza verilmez. Kanun koyucu, anne veya babanın suçlu da olsa çocuklarını korumak istemelerini, doğal hal olarak görmüş.”‘AKRABANIZI KAÇIRIN!’Hukukçu Dr. Rezan Epözdemir: “Bu düzenleme suç işleyen kişinin adaletten kaçması ve saklanması için anne, baba, eş kardeşe şahsi cezasızlık sebebi öngörerek, bu akrabalara adeta yakınlarınızı kaçırın ve adalete teslim etmeyin denmektedir. Bu da hukukun temel evrensel prensipleriyle bağdaşmaz. TCK m 283/1’in cezasının caydırıcılığı sağlayacak şekilde artırılması ve yakın akrabalar için düzenlenen cezasızlık sebebinin ortadan kaldırılması gerekir.”“OLASI KASTLA YARGILANMALILAR”Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timur Demirbaş: “Çocuğun ehliyetsiz araç kullanması sonucu gerçekleşen ölüm ve yaralanmalar nedeniyle bilinçli taksir gereğince sorumlu tutulması gerekirken, kaza yerinin terk edilmesiyle olayın niteliği değişmiştir. Bu bakımdan, üzerinde durulması gereken asıl konu annenin olay yerine gelip oğlunu kaçırmasıdır. Biz buna eklenen kast diyoruz. Olay yerinde 112 arayarak ambulans çağırmak yerine yaralıları kanamalı bir şekilde bırakıp kaçtıkları için taksirle başlayan bir harekete kast eklenmiş oluyor. Dolayısıyla hem çocuk, hem de annesi için olası kast ile insan öldürme hükümlerinin uygulanması gerekir.GARİPOĞLU’NUN BABASI CEZA ALMAMIŞTI*Eylem Tok’un oğlunu Mısır’a kaçırması, 2009 yılında işlenen Münevver Karabulut cinayetini akıllara getirdi. Karabulut’un katil zanlısı Cem Garipoğlu, babası Mehmet Nida Garipoğlu ve amcası Hayyam Garipoğlu tarafından 197 gün saklanmıştı. Mahkeme, baba Garipoğlu hakkında oğlunu kaçırmasına rağmen ceza tayinine yer olmadığına karar vermiş, amca Garipoğlu ise alt sınırdan uzaklaşılarak 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmıştı.‘BUGÜN OLSA YİNE YAPARIM’Eylem Tok bir TV kanalına yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Ben bir anneyim. Bugün olsa yine yaparım. Ben her an dönebilirim. Sadece çocuğumun adil yargılanmasını istiyorum. Ülke bana desin ki ‘kana kan yok, çocuğa karşı bir şey yapmayacağız. Adalet yerini bulacak.‘TELEFONUMU ELİMDEN ALDILAR’*İstanbul Eyüpsultan’da, 1 Mart’ta Oğuz Murat Acı’nın hayatını kaybettiği kazada yaralanan 4 kişiden biri olan İbrahim Gümüş, yaşadıklarını anlattı. Gümüş, “Aracı görmemle vurması bir oldu. Çok süratliydi. Yardım istemek için telefonumu çıkarmıştım. O sırada telefon elimden alındı. Kim olduğunu göremedim” dedi.
KAZA SONRASI ARAÇ DAĞILDIOğuz Murat Acı’ya çarpan Porsche’nin son hali kazanın boyutunu gözler önüne serdi. Otomobilin hava yastıklarının patladığı, sağ ön tekerleğinin koptuğu ve kullanılamaz hale geldiği, Acı’nın kullandığı ATV’nin de dağıldığı görüldü.MISIR’DAN ABD’YE KAÇMIŞLARKazanın ardından oğlu T.C.’yi Mısır’a kaçıran Eylem Tok’un, buradan da oğluyla birlikte ABD’ye geçtikleri belirlendi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Mısır Interpolü tarafından şahısların Mısır’dan ABD istikametine çıkış yaptıklarının bildirilmesi üzerine, adı geçenlerin ABD’den ülkemize iadesi amacıyla hazırlanan geçici tutuklama talep evrakı hem diplomatik kanaldan hem de Interpol aracılığıyla ABD yetkili makamlarına iletilmiştir” dedi.