İsrail, Gazze’yi yıkmasına rağmen Hamas’ı yenmeyi başaramadı. Birleşmiş Milletler’e tam üye bağımsız bir filistin devleti planı hazırlanıyor. Bölge ülkeleri ise bunun karşılığında İsrail ile normalleşme adımları atacak. “Gazze Kasabı” Netanyahu’nun partisi Likud’da ise yeni lider arayışları başladı.
Terör devleti İsrail’in soykırımını durdurmak için kalıcı bir ateşkes anlaşması üzerinde çalışan Arap ülkeleri, tüm bölgeyi etkileyecek kapsamlı bir plan tasarlıyor. Financial Times’a konulan üst düzey bir Arap yetkilinin, İsrail’le Filistinli direnişçiler arasında ateşkes sağlayacak ve Suudi Arabistan ile İsrail arasında resmi ilişkiler başlatacak bir plan üzerinde çalıştıkları ve bunu önümüzdeki birkaç hafta içinde sunmayı planladıklarını söyledi. Yeni Şafak’a bilgi veren üst düzey bir Hamas yetkilisi de söz konusu plan içinde Arap ülkeleri olarak Katar, BAE, Suudi Arabistan ve Ürdün’ün yer aldığını, Türkiye’nin de bu plana destek verdiğini belirtti. Hem Filistin devletinin kuruluşunu engellemek hem de bölgedeki savaşı başka ülkelere de yaymak isteyen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ise kendi partisi Likud’dan dahi artık kabul görmediği ve iktidardaki süresinin sayılı olduğu vurgulandı.
BM’YE TAM ÜYE OLACAK
Planın Avrupa ve ABD’li yetkililerle de görüşüldüğü belirtilirken, önemli noktalardan birinin Batılı ülkelerin bağımsız bir Filistin devletini tanımayı kabul etmesi ve Filistin’in Birleşmiş Milletler’e tam üye olması olduğu kaydedildi. Çarşamba günü yaptığı açıklamada ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “İsrail’le beraber çalışan” bir Filistin devletine ihtiyaç olduğunu söylemişti. Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Farhan da bölgesel barış kapsamında İsrail’i tanıyabileceklerini ancak bunun ancak Filistin devleti yoluyla Filistinliler için barışın sağlandığı takdirde gerçekleşebileceğini bildirdi.
Likud’da isyan büyüyor
Bağımsız bir Filistin devletini kabul etmeyeceğini ısrarla tekrarlayan Netanyahu’ya ise partisi Likud içinden muhalefet gitgide büyüyor. Jerusalem Post gazetesinin haberine göre, Likud’un anketlerde dibe vurması nedeniyle partinin milletvekilleri Ekonomi Bakanı Nir Barkat, Savunma Bakanı Yoav Gallant, Dışişleri Bakanı Israel Katz ya da İsrail Meclisi Knesset’in Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Yuli Edelstein’den birini Netanyahu’ya karşı muhtemel bir lider adayı olarak desteklemeyi düşünüyor.
Muhalefet de hazırlanıyor
Mecliste 56 vekile sahip muhalefet bloğunun, 61 vekile sahip Netanyahu’nun iktidar bloğundan 5 milletvekilini yanına çektiği takdirde hükümeti devirebileceği ifade edildi. Likud içinde buna gönüllü bazı isimler olduğu vurgulandı.
Savaş koalisyonu çökmek üzere
Jerusalem Post bir başka haberinde, Netanyahu liderliğindeki Savaş Kabinesi’nin çökmeye yakın olduğunu aktardı. Netanyahu ile Savaş Kabinesi’ndeki kişiler arasındaki uçurumun arttığı belirtilirken, adı açıklanmayan İsrailli üst düzey bir muhalif, ABD yönetiminin Netanyahu’nun içinde bulunduğu siyasi durum nedeniyle “ehliyetsiz olduğunun farkına vardığını” söyledi.
Gitmemek için el yükseltiyor
7 Ekim sonrası hem İsrail içinde hem de Gazze’de soykırımın baş sorumlusu olarak uluslararası toplumdan yoğun baskı gören Gazze Kasabı Binyamin Netanyahu’nun bölgeyi ateşe vererek koltuğunu koruma çabası da sürüyor. Tel Aviv’de bir basın toplantısında konuşan Gazze Kasabı, kendisine yöneltilen “Neden İsrail İran’ın vekil güçlerine saldırmak yerine direkt olarak kendisine saldırmıyor?” şeklindeki bir soruya, “Kim diyor İran’a saldırmıyoruz. Şu anda İran’a saldırıyoruz” açıklamasında bulundu. Netanyahu’nun ilk kez bu tarz bir açıklama yapması, saldırgan tutumunu iyice artırabileceği şeklinde yorumlandı.
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜME KARŞI ÇIKTI
Netanyahu bir kez daha herhangi bir şekilde Filistin devletinin kurulmasına karşı olduğunu ABD yönetimine bildirdiğini de söyledi. Netanyahu ayrıca canlı bir basın toplantısında gelecekte İsrail devletinin “Nehirden denize bütün alanı kontrol etmesi gerektiğni” belirtti. Bazı İsrail medya kuruluşlarının daha sosyal medyada hızla yayılan konuşmayı daha sonra silmesi dikkat çekti. Benzer bir slogan kullanan Filistinliler Avrupa devletleri tarafından “anti-semitik” olarak nitelendirilmiş, hatta sosyal medya platformu X’in sahibi Elon Musk bu sloganı yasakladıklarını söylemişti. Aynı kesimlerin Netanyahu’ya karşı ne tip bir yaptırımda bulunacağı ise merak konusu.